Miyom Nedir?
Miyomlar, rahimin (uterus) kas tabakasında oluşan iyi huylu tümörlerdir. Fibroid olarak da bilinen miyomlar, genellikle kadınların üreme çağında ortaya çıkar. Çok sık karşılaşılırlar. Yaklaşık her 3 kadından 2’sinde hayatlarının bir döneminde en az 1 adet miyom gelişir. Miyomlar, uterusun kas tabakasından kaynaklanır ve genellikle çeşitli büyüklüklerde olabilirler. Bunlar genellikle tek bir miyom olarak görülebileceği gibi, bazen birden fazla miyom aynı anda bulunabilir.
Miyomlar genellikle hormonların özellikle de östrojen ve progesteron hormonu etkisi altında büyür. Bu nedenle, miyomlar hamilelik sırasında büyüme eğiliminde olabilirler ve menopoz sonrasında genellikle küçülme eğilimindedirler.
Miyomlar çoğunlukla belirti vermezler ve kadınlar genellikle varlıklarını fark etmezler. Ancak, büyük miyomlar bazı semptomlara neden olabilirler. Bu semptomlar arasında aşırı adet kanaması, adet dönemleri arasında kanama, ağrılı adet kanaması, uzun süren adet dönemleri, infertilite (kısırlık), pelvik ağrı veya basınç hissi, idrar yapma zorluğu, ilişki sırasında ağrı, kabızlık ve sık idrara çıkma sayılabilir.
Miyomlar genellikle tıbbi tedavi gerektirmezler, ancak semptomlar şiddetliyse veya miyomlar büyümeye devam ederse tedavi gerekebilir. Tedavi seçenekleri arasında ilaçlar, ameliyat ve ameliyatsız prosedürler bulunmaktadır. Miyomların belirtileri veya büyüklüğüne bağlı olarak, tedavi planı bir uzman doktor tarafından belirlenmelidir.
Miyom Çeşitleri
Subseröz Miyomlar: Subseröz miyomlar, uterusun dış yüzeyindeki tabakanın hemen altında bulunan miyomlardır. Genellikle rahmin dışına doğru büyürler ve semptomlara neden olma olasılıkları daha düşüktür. Ancak, büyüklüklerine bağlı olarak, pelvik ağrı veya basınç hissi gibi semptomlar ortaya çıkabilir.
Submuköz Miyomlar: Submuköz miyomlar, uterusun iç tabakasına (endometrium) doğru büyüme eğilimindedirler. Bu nedenle, âdet kanamalarını etkileyebilirler ve aşırı kanama veya adet dönemleri arasında kanama gibi semptomlara neden olabilirler. Ayrıca, submuköz miyomlar infertiliteye veya düşük riskine de katkıda bulunabilirler.
İntramural Miyomlar: İntramural miyomlar, uterusun kas tabakasında bulunan ve en sık görülen miyom çeşididir. Bu miyomlar, uterusun iç ve dış tabakaları arasında yer alırlar. İntramural miyomlar genellikle semptomsuz olabilirler, ancak büyüdükçe pelvik ağrıya, basınca veya âdet kanamasında artışa neden olabilirler.
Pediküllü (Saplı) Miyomlar: Pediküllü miyomlar, bir sap veya kök ile bağlı olan miyomlardır. Bu miyomlar genellikle uterusun dış yüzeyinde bulunur ve bir sap aracılığıyla bağlı oldukları için hareket edebilirler.
Miyomların çeşitleri, semptomları ve etkileri açısından farklılık gösterir. Tedavi planı oluşturulurken, miyomun türü ve büyüklüğü göz önünde bulundurulmalıdır.
Miyom Tanısı Nasıl Konulur?
Miyomlar genellikle bir kadın doğum uzmanı tarafından rutin senelik muayenelerde tespit edilir.
Fizik Muayene: Doktor, pelvik muayene sırasında uterusun boyutunu ve şeklini kontrol ederek miyomların varlığını tespit edebilir. Subseröz veya saplı miyomlar gibi bazı miyomlar, fizik muayene sırasında hissedilebilir.
Ultrasonografi (USG): Ultrasonografi, rahim ve pelvik organların görüntülerini oluşturmak için kullanılan yaygın bir görüntüleme yöntemidir. Bu yöntem, miyomların boyutunu, konumunu ve sayısını belirlemek için kullanılabilir.
Bilgisayarlı Tomografi (BT) veya Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG): BT ve MRG, daha detaylı görüntüler elde etmek için kullanılan ileri görüntüleme teknikleridir. Bu görüntüleme yöntemleri, miyomların büyüklüğünü, konumunu ve çevresindeki dokularla ilişkisini daha iyi değerlendirebilir.
Histeroskopi: Histeroskopi, uterusun içini görmek için kullanılan bir endoskopik yöntemdir. Bu yöntem, submuköz miyomların tanısında ve küçük miyomların doğrudan çıkarılmasında kullanılabilir.
Endometrial Biyopsi: Endometrial biyopsi, rahim iç tabakasından bir doku örneğinin alınması ve incelenmesidir. Bu yöntem, submuköz miyomların varlığını doğrulamak ve diğer potansiyel endometrial patolojileri dışlamak için kullanılabilir.
Miyom tanısı genellikle bu yöntemlerden bir veya birkaçının kombinasyonu ile konulur. Her hasta farklı olabilir, bu nedenle tanı yöntemleri ve süreci doktorun değerlendirmesine göre değişebilir. Miyom tanısı konulduktan sonra, tedavi seçenekleri ve uygun bir tedavi planı belirlenir.
Miyom Tedavisi
Miyomlar şikâyet yaratmıyor ve hızlı büyümüyorsa düzenli kontrollerle takip edilebilir. Ancak şikayet yaratan, hızlı büyüyen, menapozal dönemde ortaya çıkan, şüpheli görüntülenme sonucuna sahip olan miyomlarda cerrahi gerekebilir.
Ameliyatsız Miyom Tedavisi:
Ameliyatsız miyom tedavisi, miyom semptomlarını hafifletmek veya miyom boyutunu azaltmak için cerrahi olmayan yöntemleri içerir. Bu yöntemler şunları içerebilir:
İlaç Tedavisi: Miyom semptomlarını hafifletmek için hormonal ilaçlar, özellikle doğum kontrol hapları, GnRH analogları gibi yalancı menapoza sokan ilaçlar veya hormonal spiraller (intrauterin cihazlar) kullanılabilir. Hormonal tedavi, miyomların büyümesini durdurabilir veya semptomları azaltabilir.
Embolizasyon (Uterin Arter Embolizasyonu): Bu prosedürde, miyomların beslendiği arterlere embolizan maddeler enjekte edilir, bu da miyomların kan akışının azalmasına ve boyutlarının küçülmesine neden olur.
Yüksek Yoğunluklu Ultrasonografi (HIFU): Bu yöntemde, odaklanmış ultrason dalgaları kullanılarak miyom dokusunun ısıtılması ve tahrip edilmesi sağlanır. HIFU, invazif olmayan bir tedavi seçeneği olarak kullanılabilir.
Lazer Ablasyonu: Lazer ablasyonu, miyomların ısıtılması ve küçültülmesi için lazer ışığı kullanır. Bu yöntem, invazif olmayan bir seçenek olabilir ancak etkileri ve başarı oranları hala araştırma aşamasındadır.
Cerrahi Miyom Tedavisi:
Cerrahi miyom tedavisi, miyomların çıkarılması veya rahmin tamamen çıkarılması (histerektomi) gibi cerrahi prosedürleri içerir. Bu tedavi seçenekleri şunları içerebilir:
Miyomektomi: Bu prosedürde, yalnızca miyomlar çıkarılır ve uterus korunur. Miyomektomi laparoskopik cerrahi, robotik cerrahi, açık cerrahi (laparotomi) veya histeroskopik cerrahi olarak gerçekleştirilebilir.
Histerektomi: Histerektomi, rahimin tamamen çıkarılmasıdır. Bu prosedür, miyomlar için son çare olarak düşünülür ve genellikle doğurganlık isteği olmayan kadınlarda veya diğer tedavilere yanıt vermeyen miyomlarda tercih edilir.
Cerrahi miyom tedavisi, miyomların büyüklüğüne, semptomlara ve hastanın sağlık durumuna bağlı olarak belirlenir. Her hasta için en uygun tedavi planı bir jinekolog tarafından belirlenmelidir.
Miyom komplikasyonları:
Yoğun kanamalara bağlı olarak kansızlık (anemi), bası oluşturarak kısırlık (infertilite), rahim içerisini daraltarak erken doğuma yol açma, embryonun tutunmasını önleyerek düşüğe yol açma, gebelik gibi dönemlerde hızlı büyümesi halinde şiddetli ağrı gibi komplikasyonlara yol açabilir.
Miyomların oluşumunu önlemek için kesin bir yöntem olmamakla birlikte düzenli kontrollerle takiplerini yapmak önemlidir. Uzun süren pelvik ağrı, şiddetli ve yoğun adet kanaması, adet arası dönemde kanama veya lekelenme, idrar boşaltma güçlüğü, ilişkide ağrı, ağrılı adet gibi şikayetlerini olduğunda Doç. Dr. Esra ÖZBAŞLI ziyaret etmeniz tanı ve tedavi açısından çok önemlidir.